1 Eyl 2010

duygu seli diye buna derim

''istanbulda sonbahaaaaar'' diye yazıma giriş yapmak isterdim ama teomanı sevmem.o zaman sadece havalar pek güzel diyorum.mis vallahi.tam filmlik.

bizim haberlerimiz ne kadar aptal ne kadar gereksiz yahu? manşet şu '' adam 5. kattan düştü ama burnu bile kanamadı'' eee yani? ben de 50 kere 100 kere ağaçtan bisikletten düşmüşümdür hem de hiç bi yerimi kırmadan,yaralamadan (yaraladığım zamanlarda oldu elbet) şimdi ben gidip bununla reklam yapıyomuyum? hayır (evet)

yaklaşık 1 ay önce topal bir kedinin doğumunu izledim,oysa biz o kedinin alıcısı olmaz,evde kalır diye düşünmüştük hep ama görüyoruz ki herkesin bir alıcısı var.neyse doğum çok garip,hayvan tam doguracağı anda kalkıp eğiliyo sonrada o bebe kedi 'culuk' diye düşüyo(sıçar gibi yani) anne kedi göbek bağını dişleriyle koparıyor en son da ise o spagetti görünümlü plasentasını yiyo (evet,iğrenç) kedi de doğurur doğurmaz evin prensesi oldu,köfteler,tavuklar,loğusalık durumundan yararlanıp oraya buraya işemeler falan.oh mis.
şimdi can sıkıcı bir kaç şey yazacağım.teyzemlerin köpeği vardı benimle yaşıttı(17'yiz,ergenlik fora yani) e bi köpeğin yaşayacağı maximum hayatı yaşamıştı hem de en iyisini.yani kaç kişi köpeğine almanyadan çıkolatalar getirir ki? ya da size hiç almanyadan çıkolata getirildi mi ki? neyse en son gördüğümüzde gerçekten kötüydü hayvan,veterinere götürdük böbrek çalışmıyor dedi.yani üre direk kanda dolaşıyormuş.ilk gün serum,vitamin verildi.ertesi gün ise daha kötü olunca o büyük karar alındı.ötenazi aslında en doğru karardı ama o kararı vermek zordu özellikle teyzem için.en son götürücez veterinere vedalaşma vakti o koskoca adam(eniştem) ağlıyo,teyzem 'güzel kızım,yavrum,evladım,görüşürüz' diyerek çocugunu okşuyo.ben ise o sahnede ne yapacagını bilemeyip etrafta aval aval dolanıyorum,mümkün oldugunca uzakta.teyzem zaten veterinere gelmedi bile.biz cocuklar olarak gittik bir de dünyanın en sevimli/iyi insanı olan yengeciğim.o ve ben durucaktık yanında gizmonun çünkü hayvanlar bu durumda hissediyormuş,son olarak karşısında ağlamayan biri görsün istedik.abim ilk çık sen,izleme dedi.kendi de dayanamadı ama.o küçük tüy yumağı benim de dostumdu.yalnız bırakmak öküzlük olur dedim.iğneden önce sevdim görüşürüz cetlek göz dedim.sonrasını ise yazmayıp gidiyorum.yazamıyorum da zaten.tosun abim iki de bir gelip kalk salata yap,hadi sofrayı hazırla diyip duruyor.eh insan mideden başka bir şey düşünmeyince! bak duygu seli yaşadım.yazıya başlarken mutluydum gizmo da üzüldüm şimdi ise sinirliyim.kaos vallahi.maşallah diyim.evcil hayvanı olan insanlardan özür diliyorum,özellikle hayrişim senden özür diliyorum ama bunu en azından bir kişiye anlatmam gerekti çünkü o durumda hiç ağlamadan gaddar odun gibi durmak pek kolay değildi.evet hayat budur a canlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder